Adada gün doğarken kumların arasında bir parıltı belirdi. Koyu kırmızı renkte, sıcacık ve gizelimli bir taşın parıltısıydı bu. Zeyd kıyıya gelip de onu eline aldığında ise hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktı. Bunu ilk anlayan dostu Albatros’tu. Beraber çıktıkları gemi yolculuğu, saklandıkları Surin kuşları ve deniz askerleri ; fırtınalı bir okyanus ve kapanan gökyüzü ise sadece bir başlangıçtı.

Gülçin’in en büyük korkusu yetişkin olmak. Büyüdüğünde çevresindeki yetişkinlere benzememek için “Büyümeye Direnenler Kılavuzu’’nu hazırladı. Bu konuda en büyük destekçisi ise dedesi. Çılgın projeleri, doğasever kişiliği ve torununun hayal gücüne olan inancıyla Gülçin’e ilham veriyor. Bu bitirim ikili, kimi zaman apartmanın sığınağında kümes hayvancılığı yaparken kimi zaman da youtuberlık heveslerinin peşinden gidiyor. Bu kılavuzda kuştan korkan babalara, sinekten kimlik sormaya kalkan annelere, birbirine s

Ertuğrul Bey’in dualı ağzı, heyecandan güm güm atan kalbi ve bir doğuma tanıklık eden oba ile başlıyor hikaye. Bir insan doğarken bir devlet doğuyor aynı zamanda. Bir insan büyürken bir devlet büyüyor. Bu sırada yarenlerini de unutmuyor tabii. Osmanlı Devleti’nin kurucusu Osman Gazi’nin hikayesini okuyacağın bu kitapta ; kardeşlik, dostluk, alplik nedir göreceksin aynı zamanda. Ufacık bir tohumun nasıl koca çınar haline geldiğine şahitlik edeceksin. Başka pek çok serüveni de iki kapağının arasına saklayan b

Ebru, ortaokuldan mezun olduğu bu yaz, arkadaşları ile yurt dışında geçireceği bir tatilin hayalini kurmaktadır. Fakat ailesi, izin vermez. Arkadaşları ona, fotoğraflar gönderirken; tatilde yalnız kalmak bir kâbus gibi hissettirir. Fakat yeni komşusu mühtedi Meryem, acaba Ebru’nun, bu duruma başka bir açıdan bakmasını sağlayabilecek midir? Hayalimdeki Yaz Tatili, arzularımız ve elimizdeki imkanlar karşı karşıya geldiğinde durumu nasıl lehimize çevirebileceğimize, nasibimizi görüp kucaklamak ve onu azimle bi

Merhaba, adım Hamza. Güllüğüme hoş geldin. Seni tanıştırmak istediğim çok kişi ve sana anlatacağım çok şey var. Bizimle beraber kimler mi olacak? Önce dedem. Sonra kuzenim Şair Akif, Cüneyt, aaaa unutuyordum, Çılgın Şeyda abla ve daha kimler var kimler. Çok güzel aktiviteler yapıyor, eğleniyor ve öğreniyoruz. Katılmak ister misin? Mesela tiyatroya, Hacivat ve Karagöz oyununa beraber gidebiliriz ne dersin? O zaman hoş geldin…

Daha önce eşi benzeri görülmemiş bir kuyu ! Kuyunun duvarlarında büyüyen kocaman bir incir ağacına tutunmuş sekiz çocuk... Dibinde onları dört gözle bekleyen aç bir ejderha, başında ise sabırsız bir aslan... Sekizinin aklında aynı soru : Bu tuhaf ve esrarengiz kuyudan kurtulmak mümkün mü ?

Günümüzde çocuklara dinimizin temel öğretilerini anlatmak oldukça zorlaştı. Onların kafalarını karıştırmamaya ve eğitimi eğlenceli hale getirmeye özen gösteririz. O halde ''52 Hafta 52 Ders'' kitabı ailelerin en sevdiği yardımcıları olacak. Çünkü Yahya ve Zeynep'in öğrenirken başlarından geçen maceralar çocuklar diğer sayfaları merakla çevirmelerini sağlayacak. Sabahları derste, akşamları evde, cuma günleri camide, hafta sonları bahçede... Kısacası ''52 Hafta 52 Ders'' ile her zaman ve her yerde dinimizi öğ

Çocuk edebiyatının, edebiyatımızın içinde bir parça olduğunu düşündüğüm İçin edebiyat kamusunda yetişmiş yazarların bu alanda eser vermelerini önemsiyorum. Sıddık Yurtsever de bu arkadaşlarımızdan bir tanesi. Onun için ‘‘ Çocuk edebiyatı açısından bir kazanım'' diyebiliriz. Seçtiği konu ve işleyiş biçimi ile çok ümit vaat eden bir ilk kitapla karşı karşıyayız. Melih Tuğtağ