Yeye Zekat Treninde ;Hikayelerle İslam'ın Şartları Çuf Çuuuuf! Zekât treni geliyor. Evlere mutluluk taşıyor. Aman kaçırmayalım treni! Görelim içindeki hediyeleri. Yeye İslam Ülkesinde ;Hikayelerle İslam'ın Şartları Bir aile var uzak diyarlarda, Yeye ve ailesi yaşar orada. Bir gün İslam ülkesine taşınırlar, Çok keyifli bir maceraya atılırlar. Uçan Seccade Hey hey uçuyorum! Minarelerde zıplıyorum. Benim adım Uçan Seccade, Renkli püsküllerim her yerde. Davulcu Dodo Bu Dodo’yla Yeye’nin Hikâyesi, Hem keyifli, h

Işık Ve Suyun Sultanı İbni Heysem Merhaba, Ben Hasan. Sizler beni İbni Heysem olarak tanıyorsunuz. Bugün kullandığınız kameraların ve telefonların merceğini kim icat etti dersiniz? Tabii ki ben icat ettim arkadaşlar ! Bu harika icattan önce inanılmaz bir yolculuk yaşadım. İsterseniz gelin de anlatayım size ! Sayfa Sayısı:80 Robot Dahisi El-Cezeri Merhaba, Ben eL- Cezeri. Babam bana doğduğumda İsmail adını koymuş. Senin gibi ben de oyun oynamayı ve güzel düşünmeyi çok seviyorum. İşte bu yüzden harika oyunca

Yeşilderede Tuhaf İşler Dönüyor - Dört Cengaver 1 Şirin mi şirin bir dağ köyünde yaşıyor Mustafa. O civarda Yeşildere diye tanınıyor köyleri. Yemyeşil yamaçları, tertemiz havası ve tandır ekmeği gibi sıcak kalpli insanlarıyla yaşanılası bir yer burası. Hele yaz tatili olunca değmeyin Mustafa'nın keyfine. Sürüyü önüne kattığı gibi kırlara gider, ailesine yardım eder, vaktini dolu dolu geçirirdi. Sizin de anlayacağınız üzere, romanımızın başkahramanı olan Mustafa gürül gürül akan dere, şırıl şırıl akan pınar

Bobo ve Mimoza ile Hangi Zaman Gerçek? Bir teknoloji düşünün. Gözlüklerinizi takıyorsunuz ve kendinizi en sevdiğiniz kitabın içinde yine çok sevdiğiniz karakterlerin yanında buluyorsunuz. "Burası gerçek bir dünya değil, sadece bir kitap ve onun simülasyonu. Yani öyle olmalıydı. Gözlerimize taktığımız değişik gözlükler sayesinde geldik. Bize buradaki kimsenin bizi görmeyeceği, duymayacağı, âdeta hayalet olacağımız söylenmişti ama öyle olmadı. Şu an Hangi Zaman Gerçek inan bilmiyorum. Neler olduğunu anlayamıy

Emre'nin dedesini bu kadar erken uyandıran şey neydi? Evin erken uyananı olmak için geceleri yunuslar gibi bir gözü açık mı uyuyordu? Ya da herkesten önce güneşin doğuşuna yetişmek için flamingolar gibi tek ayak üstünde mi uyukluyordu? Yoksa seccadesinde uyandırma alarmı falan mi vardı? Daha da önemlisi bu seccadede ne vardı ki dedesi onu hiç yanından ayırmıyordu? Emre ve meraklı soruları bütün bunların cevabını bulmak için görev başında! +4

Homurtuş Dede canı sıkkın bir şekilde evinin yolunu tuttu. Kasabanın sokaklarında dalgın dalgın yürüyordu. Aslında Homurtuş Dede'nin görüntüsüne bakılırsa çok tontondu. Doğa canlısı ve hayat doluydu. Nerede cebi varsa içinden çiçek çıkıyordu. Ama yalnız kalmak ona iyi gelmiyordu. Oysaki insanlara bir tebessüm etse bütün sorunlar çözülecekti. Çünkü gülümsemek insana iyi gelirdi. Şirin Evler Kasabası'nın homurtularıyla meşhur Homurtuş Dede'si, içinde büyüttüğü sevgiyi çiçeklerine verdiği gibi kasaba halkına d

Gül kokusu her derde deva mıydı? Kötü kalpli kralın bile kalbini okşadı. Bir serüvendi bu yeryüzünde Bakalım neler olacak Gülistan ülkesinde... +6

Ben Zeytin. 3 yaşındayım. Yakın bir geçmişte başladı Işık'la arkadaşlığım. Onun göz alıcı dünyasına öyle kapıldım ki farkına varmadan kelimelerimin kapısını hiç mi hiç tıklatmadım. Tam ihtiyacımın olduğu sırada bir de baktım sessizliğin ortasında Issızca kalakalmışım. İşte bu hikâye benim kelimelerimi arayışım. Yüksek sesli bir şarkı söyleyerek içimden Gidiyorum kelimelerimin peşinden Yalnız olmadığımı biliyorum Fazla uzaklaşmadılar, hissediyorum Lütfen arayışıma eşlik et Haydi sen de gel peşimden... +4

Ashabını yıldızlara benzeten sevgili Peygamberimiz'in (sas) çevresinde tatlı mı tatlı, parlak mı parlak birçok minik yıldız vardı. Sevgili Peygamberimiz (sas) o yıldızları sadece sevmekle kalmaz, aynı zamanda onlarla çocuklaşırdı da. Biz de buna şahit olmak ve onların ışığıyla aydınlanmak için yedi minik yıldızın anısına konuk olacağız. O hâlde hazırsan gökyüzüne uçmak için kanatlarını takmayı unutma...

Bazı kelimelerin tadı vardır. Hatta rengi ve kokusu da. Onları her duyduğumuzda tatlı anılar canlanır gözümüzde. Uzaklardan bir kokuyu, tanıdık bir sesi getirirler beraberlerinde. İşte o tatlı anıların yaşandığı bir yere gidiyoruz bu öyküde. Miniklerin dillerini tatlandıracak iki güzel kelime: inşallah ve maşallah. Ve onları merak eden minik Mustafa'nın gülümseten hikâyesi...

Merhaba güzel çocuk! Bu kitap, Peygamber Efendimiz'in (sas) birbirinden güzel hadislerini eğlenerek öğrenmen için şiirsel bir yöntemle hazırlandı. Hadisleri daha iyi anlayabilmen amacıyla her hadisin ardından tatlı mı tatlı bir şiir okuyacak, ardından 'Hadisten Neler Öğrendik' başlığını bulacaksın. Her bölümün sonunda ise cevaplamanı istediğimiz bir soru, yapman gereken bir de görevin olacak. Haydi öyleyse, eğlenerek öğreneceğin bu yolculuk için çevir sayfaları!

Ben Zeynep. Yeni yerler keşfetmeyi acayip severim. Bir gün bulut olur rüzgâra binerim. Bir gün balık olur denizlere dalarım. Bazen bir kelebeğe, bazense bir papatyaya kulak veririm. Sohbet ederim onlarla. Allah'ı anlatırlar bana. Şimdi yine uzun bir yolculuğa çıkıyorum. Bizi bu güzel dünyaya gönderen Rabbimiz'i daha yakından tanımak istiyorum. Sen de bana eşlik etmek ister misin? Hadi o zaman, macera dolu bu gezinti için yanına hayal gücünü de aldıysan takip et beni!

( İMSAKİYE VE TEBRİK KARTI HEDİYELİ ) Hoş geldin Ramazan! Canım Ramazan! Arkadaşım Ramazan! Çok sevdiğimiz Ramazan ayının evlerimize getirdiği güzellikleri keşfetmeye ne dersin minik dostum? Otuz gün boyunca her gün Ramazan ayına ait bir kavram öğreneceğimiz ve birbirinden eğlenceli etkinlikler yapacağımız heyecanlı bir yolculuğa çıkıyoruz. Bulmacalar, boyamalar ve rengarenk bilgilerle dolu bu serüven için hazırsan Ramazan boyunca seninle bu sayfalar arasında buluşalım! Ramazan Arkadaşım en iyi arkadaşların

Bir gün bahçede oyun oynarken ağacın altında eski zamanlardan geldiğini fısıldar gibi işlemeleri olan bir anahtar bulsan ne yapardın? Ucuna ip bağlayıp kolye mi yapardın? Antika anahtar koleksiyoneri olmaya mı karar verirdin? Peki ya en sevdiğin dört arkadaşının da birer anahtar bulduğunu fark ettiğinde ne hissederdin? Mahalledeki bütün kapıları tek tek açmaya mı çalışırdın? Aslında bu pek de iyi bir fikir değil. Yine de anahtar varsa onun açacağı bir yer mutlaka olmalı! Ama neresi? Birbirinden meraklı, neş

1- Zeynep Şehadeti Öğreniyor Her zaman dikkat ediyorum. Ama hep de tuzağa düşüyorum. Kedim Yastık yemeğini bitirmemişti. Aldım onu karşıma. “Bak Yastık” dedim; “böyle olmaz. Tabakta yemek bırakmak, hele çöpe dökmek hiç hoş değil. Babaannemi hiç dinlemedin mi sen? Afrika’da kediler bunu bulabiliyor mu? Nimet için her zaman Allah’a teşekkür etmelisin” derken, ablamın kapı aralığından beni dinlediğini fark ettim. Konuşmaya devam ettim: “ Bu yaptığını ablama söylersem görürsün. Seni sürgün eder. Hatta daha köt

Yaz tatiline dair türlü türlü hayallerin varken hiç tahmin etmediğin bir şekilde, bir macera daha seni içine çekiyor. Hem de bu sefer olaylar boyunu aşan bir boyutta! Bakalım Selim'in köyünde dönen sırlı olayları keşfedebilecek misin? "Kafama Göre" serisinin tarzını biliyorsun. Hikâye senin hikâyen, macera senin maceran. Okudukça önüne seçenekler çıkacak. Yaptığın tercihlere göre hikâyeni şekillendireceksin. İstersen tehlikelere hiç bulaşmadan güvenli sayfalarda ilerleyebilirsin. İstersen zorlu seçeneklerle

Çiftçi karınca, uçan örümcek, saklambaç oynayan çekirge ve daha niceleri bu kitap da seni bekliyor. Hayır hayır bunlar masal değil! Hepsi de Rabbimin yaratma sanatı. Nasıl mı? İşte bunun cevabını eğlenerek ve en çokta şaşırarak öğrenmeye var mısın? Hazırsan tefekkür treni kalkıyooor, haydi kainatın izini takip et... Kainata iman gözlüğüyle bakmak isteyen her yaş için tohum olması duasıyla...

Hiç tohumların hikayesini duydunuz mu ya da başınıza düşen yaprağın hangi ağaca ait olduğunu merak ettiniz mi? Zeliha, dayısının işi gereği topladığı tohumlari ve fotoğraf koleksiyonunu gördükten sonra kendince bir keşfe çıkıyor. Etrafında ne kadar da farklı ağaçlar olduğunu, küçücük tohumların kocaman ağaçlara nasıl dönüştüğünü gördükçe hayreti daha da artıyor. Haydi gelin, Zeliha ya biz de katılalım.

Güzel kitabımız Kur'ân-ı Kerîm'de birçok hayvandan bahsedildiğini biliyor muydun? Peki bu hayvanların peygamberlere yol arkadaşlığı yaptığını duymuş muydun? Sana bir teklifim var: Yunus Peygamber ile yunus balığının, Salih Peygamber ile devenin, Süleyman Peygamber ile hüdhüd kuşunun hikâyelerini sana anlatayım. Sonra Kur'ân-ı Kerîm'de adı geçen diğer hayvanları da sen araştır, ne dersin? Haydi hazırsan sayfaları çevir, okuma serüveni başlasın! Bandrol uygulamasına ilişkin usul ve esaslar hakkında yönetmeliğ