“Duydunuz mu şeftalisiz kaldığımız o yazı?Yavaş yavaş soldu, buruştu, döküldü çiçekleri.Hiç çiçek olmadan meyve olur mu!Bu olanlara bir çare bulunur mu?”Kuşlar ortadan kaybolduğunda, doğanın dengesi şaştığında…Bir kuş, bir Hüma ve bir baba hazırlanır yola çıkmaya.Kuşları bulup şeftalileri kurtarmaya.Hazır mısınız onlara katılmaya?

Hiç Afrika savanlarına salkım söğüt dikip gölgesinde uyumaya çalışan bir zürafa ya da karelerden kovan yapmaya çalışan bir arı topluluğu görmedim. Ama insanlar öyle mi? Herkes yuvasını sürekli değiştiriyor, herkes başka türlü bir ev istiyor. Hasan Beyciğim çocukluğundaki gibi ağaç evleri, Pilot Rüzgâr Bey oğlum gökdelenleri, çiçek sevdalısı Nergis Hanımcığım da bahçeli evleri sever. Bu evlerin sadece dış görünüşleri değil, içleri de çeşit çeşittir. Insanlar gibi evler de çeşit çeşit, renk renk... Onları şek

Öyle bir çiçek düşünün ki baş kısmı papatyalar gibi beyaz, gövdesi çilli begonya gibi benekli. Ona da diğer çiçekler gibi su verilir, ilaç verilir. O da diğer çiçekler gibi güneşlenmeyi ve güzel sözler duymayı çok sever. Fakat bu çiçek öteki çiçeklerden farklıdır! Bakalım Nihal, bu yeni çiçek türünü sevecek mi? Çiçeknine, ebeveynlerin çocuk- yaşlı ilişkisine dair sohbet edebilecekleri, sımsıcak bir öykü…