Geçmişten günümüze bazı insanların tarihin akışını belirlemede etkin olduklarını özellikle etkili liderlerin, sadece kendi dönemlerini değil, asırlar sonrasını dahi etkileyebilecek icraatlar ortaya koyabildiklerini müşahede ediyoruz. İslâm Tarihi'nde yaşamış bazı liderlerin de kendi dönemlerinde ve sonrasında etkili olduklarını biliyoruz. Hatta liderlerin, din algısı da dâhil olmak üzere birçok alanda yönlendirici etkilere sahip oldukları söylenebilir. Elinizdeki kitapta, İslâm Tarihi'nin ilk döneminde etki

- Efendimiz'in (sas) hayatını konu edinen bu eser bütün insanlığın efendisi olan Hz. Muhammed'in (sas) İslâm mücadelesinin on üç yıllık süre zarfınca yaşadığı elem dolu sıkıntıları, hüzünleri, acıları bunun yanı sırada İslâmiyet'in yayılış süreci ve Müslümanların üzerindeki etkisinden bahsedilmektedir. - Alanında uzman birbirinden değerli hocalarımızın on dört makale şeklinde derlemiş oldukları konulardan bahsedilmektedir.

Günümüzde Müslümanların karşılaştıkları sorunları sağlıklı bir şekilde değerlendirebilmeleri için Ashâb dönemini mutlaka önyargılardan uzak bir şekilde anlamaları ve çözümlemeleri gerekir. Hz. Peygamber'in (s) vefatından çeyrek asır sonra ortaya çıkan ve İslâm medeniyetinde derin izler bırakan, Ashâb arasında çatışmalara sahne olan döneme birinci fitne dönemi denebilir. Bu fitne, İslâm toplumunda derin izler bırakmıştır. Fitneye bulaşanlarla ilgili cevabı kolay verilemeyen bir yığın soru, zihinleri meşgul e

- Asr-ı Saâdet Dünyası serisinin ilk kitabı olan bu eser Hz. Peygamber'in (sas) hayatına dair rivayetlerin derlendiği ayrıca İslâm Tarihi boyunca Hz. Peygamber'in (sas) biyografisine dair çalışmaların ana malzemesini oluşturmuştur. - Klasik çağdaş Siyer yazıcılığının, kaynak ve yöntem sorunları açısından yeniden değerlendirme gereği duyulduğundan dolayı bu eser gün yüzüne çıkmıştır. On yedi makaleden oluşan bu eserimiz titiz bir şekilde seçilmiş olup Siyer İle ilgili ilmî faaliyetlere mütevazı bir katkı

- Asr-ı Saâdet Dünyası serisinin bir diğer kitabı "Çağdaş Çalışmalar ve Oryantalistlerin Siyer'e Yaklaşımı" eserinin ana muhtevası Hz. Peygamber (sas) döneminde merak ve ilgi konusu olmuş olayların her zaman gündemini koruyan meseleler hakkında ki konulardan oluşmaktadır. - On yedi makaleden oluşan bu eserimiz titiz bir şekilde irdelenmiş olup, bu alanla ilgilenen okuyucularımızın ilmî faaliyetlerine derin bir katkı sunacaktır.

Hz. Peygamber'in (s) sevgili torunu Hz. Hüseyin, İslâm kültüründe önemli bir yere sahiptir. Aile efradından ve taraftarlarından küçük bir grup insanla birlikte 10 Muharrem 61'de (10 Ekim 680) Kûfe yakınlarındaki Kerbelâ'da öldürülmesinin etkileri günümüze kadar devam etmiştir. Bu olay, tüm Müslümanlarca şiddetli bir şekilde kınanmış, Şiî ve Alevi kültüründe canlı bir şekilde yaşatılmış ve vukuundan günümüze kadar bir siyasî mücadele aracı olarak kullanılmıştır. Kerbelâ olayının, bugüne kadar farklı düzeyle

- Bu eserde Hz. Peygamber'in (sas) doğmuş olduğu çevre ve ortamın sosyo-kültürel açıdan bağlamına değinilip ardından Efendimiz'in (sas) getirdiği evrensel mesajın daha iyi anlaşılması için İslâm'ın doğduğu bölge ve dönemin iyi bir incelemeye tabi tutulmasının gerekliliğini ele almış bir eserdir.

Müslümanlar arasındaki ilk ihtilaflar hilafet meselesi etrafında gelişti ve bu uğurda uzun yıllar süren mücadeleler gündemde kaldı. Bunun için İslam tarihinin ilk asrının belirgin özelliklerinden birisi iktidar mücadelesi olmuştur. Bu kitap ehl-i beytin iki önemli siması ve şiilerin ikinci ve üçüncü imamları Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin`in hayatlarını, iktidar ilişkilerini, bu alandaki faaliyetlerini ve mücadelelerini tarihi açıdan irdelemektedir.

Hz. Peygamber, bir taraftan kendisine gönderilen vahyi insanlara aktarırken, diğer taraftan hem dinî emirleri yerine getiriyor; hem de müminlerin, vahyedilenleri bireysel ve toplumsal hayatlarında yaşaması için çaba harcıyordu. Onun çabaları, ömrünün önemli yıllarını sıkıntılar içinde geçirmesine neden oldu, ama yılmadı. Bazı iyi âdetlere sahip olmakla birlikte, sosyal yapısı adaletsizlik doğurmaya müsait olan, bu sebeple birçok kötülüğü de içinde barındıran bir topluma, yeni dine göre şekil vermeye çalıştı

İslam, ulaştığı her yerde köklü değişimlerin gerçekleşmesine sebep olmuş ve olmaya devam etmektedir. Müslümanlar, gittikleri yerlerde ciddi zihinsel, sosyal, kültürel, siyasal hukuki, ahlaki, eğitimsel, ailevi, ekonomik vb. alanlarda değişimler gerçekleşmektedirler.

Günümüzde İslâm´ın kadına verdiği değer çerçevesinde pek çok konu tartışılmaktadır. Dinî hassasiyete sahip insanlar, İslâm´ın kadına verdiği hakların çok önemli olduğunu, İslâm öncesinde hiçbir değeri olmayan kadının İslâm´ın gelişiyle birlikte izzet bulduğunu savunurlar. Hatta zaman zaman abartıya kaçan tasvirler de yaparlar. Câhiliyyeyi yerme bağlamında sıkça üzerinde durulan konulardan biri kız çocuklarının gömülerek öldürülmesi konusudur. Kitapta yer alan ilk çalışma bu konuyu ele almaktadır. Özellikl